Hayır diyebilmek çoğumuz için sanıldığı kadar basit bir davranış değildir. Bazen istemediğimiz halde bir şeyleri yaparken buluruz kendimizi; sırf kimse kırılmasın, darılmasın ya da bizi yanlış anlamasın diye. Peki bu kadar zorlanmamızın asıl nedeni ne?
Aslında mesele sadece bir kelime söylemek değil. “Hayır” dediğimizde karşımızdaki kişiyi üzeceğimizi, kıracağımızı ya da bize olan sevgisinin azalacağını düşünürüz. Bu korku, bizi kendi ihtiyaçlarımızdan uzaklaştırır ve başkalarının beklentileri doğrultusunda hareket etmeye iter. Zamanla kendi sınırlarımız silikleşir, hatta kaybolur.
Toplumsal yapımızda sınır kavramının sıkça yanlış anlaşılması da bunun önemli bir sebebi. Geniş aile düzeni, mahalle kültürü ve herkesin birbirinin hayatına rahatça müdahale edebilmesi, kişisel alanın bulanıklaştığı bir ortam yaratır. Yeni evlenen bir çiftin alışverişine tüm ailenin dahil olması, komşunun özel hayata yorum yapması, kararlarımızın “iyiliğimiz için” yönlendirilmeye çalışılması… Bu dinamiklerde sınır çizmek çoğu zaman tuhaf karşılanır.
Oysa gerçek şu ki:
Kişiler durmaları gereken yeri bilmediğinde sınırlar ihlal edilir ve bu, karşı tarafta ciddi bir rahatsızlık yaratır.
Bu yüzden “hayır” demeye başladığımızda bazı insanlar bundan hoşlanmaz. Çünkü onları farkında olmadan sürekli memnun etmeye alışmışızdır. Bir sınır koyduğumuzda duyduğumuz o meşhur cümle de buradan gelir:
“Sen çok değiştin.”
Peki gerçekten değiştik mi?
Hayır.
Sadece kendimizi korumayı, duygularımızı tanımayı ve hak ettiğimiz sınırları çizmeyi öğreniyoruz. Çünkü sağlıklı ilişkilerde “hayır” demek ilişkiyi bozmaz—tam tersine güçlendirir. Sınır koymak, iki tarafın da birbirinin alanına duyduğu saygının en somut göstergesidir.
Unutma:
Sınır koymak, kişinin kendine verdiği ruhsal bakımın bir parçasıdır.
İstemediğimiz şeyleri yapmak zorunda değiliz. Sessizce katlandığımız her durum, içimizde başka bir yerden bir bedel olarak geri döner.
O yüzden bu hafta kendine şu soruyu sor:
“Ben değiştim mi, yoksa nihayet kendim için doğru olanı mı yapıyorum?”
Cevabı biliyorsun.
Ve evet… doğru yoldasın.
Instagram: @uzm.psk.senabayarlar
e-posta: [email protected]